Bu fikir nereden doğdu?
Felsefemiz
Dünyanın Çocukları olarak hepimiz birbirimize ve evimiz dediğimiz bu güzel gezegene bağlıyız. Bu dünyaya merak ve merak duygusuyla, çevremizdeki dünyayı keşfetmeye ve öğrenmeye istekli olarak doğuyoruz.
Büyüyüp olgunlaştıkça yaşamın daha derin gizemlerini ve evrendeki yerimizi anlamaya başlarız. Doğadan ayrı olmadığımızı, onun ayrılmaz bir parçası olduğumuzu görmeye başlıyoruz. Bizler bu dünyanın hizmetkârlarıyız, ona ve onun tüm sakinlerine bakma sorumluluğuyla görevlendirildik.
Dünyanın bazı çocukları için yaşam yolculukları çocukluk travmalarıyla gölgelendi. Travma istismar, ihmal, şiddet, kayıp ve daha fazlasını içeren birçok biçimde olabilir. Bu deneyimler, yetişkinliğe kadar devam edebilecek ve kişinin etrafındaki dünyayla ilişkisini etkileyebilecek derin duygusal yaralara neden olabilir.
Travma yaşayan çocuklar doğayla ve diğer canlılarla bağlantı kurmakta zorlanabilirler. Kendi ruh duygularından kopmuş hissedebilirler ve yaşamlarında bir amaç ve anlam duygusu bulmakta zorlanabilirler. Çevrelerindeki dünyayla tam olarak etkileşime girmeyi zorlaştıran kaygı, depresyon ve diğer zihinsel sağlık sorunları yaşayabilirler.
Çocukluk çağı travmasını önlemek mümkündür ve bireylerin, ailelerin, toplulukların ve bir bütün olarak toplumun ortak çabasını gerektirir. Önleme çabalarına yatırım yaparak dünyadaki tüm çocukların gelişip tam potansiyellerine ulaşabilecekleri bir dünya yaratabiliriz.
Çocukluk çağı travmalarını önlemek için atabileceğimiz en önemli adımlardan biri çocuklara güvenli ve besleyici bir ortam sağlamaktır.
Ebeveynler ve özellikle anneler. Çocukluk travmalarını önlemek ve iyileştirmek için hepimizin desteğe ihtiyacı var. Ebeveynlik zorlu ve zorlu bir rol olabilir ve ebeveynlerin çocuklarına güvenli ve besleyici bir ortam sağlamak için ihtiyaç duydukları kaynaklara ve desteğe erişebilmeleri çok önemlidir.
Özellikle anneler sıklıkla bakım verme yükünü üstleniyorlar ve doğum sonrası depresyon, mali stres ve sosyal destek eksikliği gibi ek zorluklarla karşılaşabiliyorlar. Annelerin, ebeveynliğin zorluklarıyla başa çıkmalarına yardımcı olacak anne ruh sağlığı bakımı, mali yardım ve ebeveynlik eğitim programları gibi kaynaklara erişebilmeleri çok önemlidir.
Ebeveynleri ve anneleri destekleyerek tüm çocukların iyiliğine değer veren ve çocukluk travmalarını önlemeye kararlı bir toplum yaratabiliriz. Sonuçta bu, gelecek neslin sağlığına ve mutluluğuna yatırım yaptığımız için yalnızca bireysel ailelere değil, bir bütün olarak topluma fayda sağlar.
Biz Dünyanın Çocukları olarak doğanın amaçladığı gibi barış ve uyum içinde yaşayabiliriz.